Sportif A.Ş. Başkanvekili Erden Timur, gündeme dair çarpıcı açıklamalar yaptı.
VAR kayıtlarının eski MHK Başkanı Lale Orta tarafından, Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’a gönderildiğini söyleyen Erden Timur, sahip olduğu bilgileri açıkladı.
Geçen sezon oynanan Beşiktaş-Galatasaray maçının hakemi Ali Şansalan’ın, Beşiktaş kongre üyesi Mehmet Ali Avşar ile aynı otelde kaldığını ve maç sabahı kahvaltı yaptığını söyleyen Erden Timur, “Arkadaşsanız, o maçtan 3-5 gün önce görüşmemeniz gerekir.” dedi.
A Spor’a konuşan Timur, Fenerbahçe’nin sosyal medyada örgütlü bir yapı kurduğunu söylerken, “Aynı örgütlü yapı Galatasaray’da yok. Savcılık bununla ilgili soruşturma açsın, yarından tezi yok. Benim çözüm önerilerimden biri bu.” şeklinde konuştu.
“Örgütlü yapı araştırılsın”
“Lafı kıvırmam, şu an için örgütlü bir düzenle karşı karşıyayız. O kadar örgütlü bir yapı var ki, Youtube şeyleri kurulmuş oralardan yayınlar. Bir gazeteci bir şey dediğinde acayip bir linç kampanyası. Araştırılsın bunlar. Sosyal medya yapılanması, herkesin, Türk futbolunun gelişimi için belli şeylerden ayrışması gerek. Özgür birey her şeyi geliştirebilir. Aynı örgütlü yapı Galatasaray’da yok. Savcılık bununla ilgili soruşturma açsın, yarından tezi yok. Benim çözüm önerilerimden biri bu. Herkesin telefon kayıtları incelensin. Gönüllü olarak imza vereceğim. Geçmiş 1, 2, 3 yıl. Tüm hesaplar incelensin. Anasının babasının dedesinin. Herkes hak yiyor. Hodri meydan, varsa yarın yapalım.
“Ben hiçbir zaman transfer çalımı attık demedim”
Szymanski iyi oyuncu dedim, Fred iyi oyuncu dedim, Rashica iyi oyuncu dedim. Transfer çalımı denen şey kulüpleri birbirine kırdırıyor. Bazen aynı oyuncuya talip olabiliyorsunuz. Ben hiçbir zaman Zaha’yı aldık, Tete’yi aldık, rakip kulübe gitmişti demedik. Rakiplerimiz ama Szymanski’de, Fred’de, Milot’ta neler neler dediler. Ben muhattaplarımızdan bir tanesini aradım, ‘yapmayın’ diye. X oyuncunun her şeyi var, oyuncunun tercihi bizdik, bu paraları veremezdik. Bizim transfer döneminde harcama limitimiz yoktu. Maalesef geçen sene 17 milyon euro sponsorluk geliri vardı Galatasaray’ın. Tribün gelirimiz, tarihin en düşük asgari ücret karşılığı olarak bakarsak, döviz olarak bakarsak şampiyon takıma tarihin en düşük şeyini yaptık. Dolayısıyla harcama limitimizi artırmamızın iki yolu vardı, Şampiyonlar Ligi’ne kalmak. Onun üçte ikisi harcama limitine ekleniyor. Veya futbolcu sattığınızda.
“Gelirimiz olsa alırdık”
Szymanski’yi kiralayabilirdik, bonservisiyle gitmek istiyordu. Harcama limitimiz yokken bu transferleri yaptık. Şampiyonlar Ligi’ne kalamasaydık, son iki gündeki transferleri yapamazdık. O yüzden bonservissiz oyuncu almak durumundaydık. Bonservissiz oyuncu da idman yapmamış oluyor. Geçen seneki tribün gelirleri fazla olsaydı, kadroyu daha erken kurabilirdik, bahsi geçen oyuncuları da almış olurduk.
“Puan kaybeden suçu hakeme yıkıyor”
Ben Kulüpler Birliği’ne ve TFF’ye hakem hatalarını bağımsız tartışalım dedim kabul etmediler. Hakem manipülasyonunun önüne geçelim. Herkes hatasını hakemlere yıkıyor. Ben açık açık şunu söylüyorum, üç büyük kulüp yarıştı ya, üçer tane hakem belirlesin. Dokuz hakem tek tek tüm maçları izlesin. Yüzde 80 de olsa ben güveniyorum, ne çıkıyorsa kabul ediyorum. Niye kabul etmiyoruz ki? Kim kaç puan avantaj sağlamış, niye yapmıyoruz bunu?
“Fenerbahçe 70 açıklama yapmış”
Rakip takımın lehine verilen karardan sonra konuşuluyor. Geçen sene 70’e yakın açıklama yapmıştı Fenerbahçe. Sözlü, yazılı ve Twitter üzerinden. Biz 20 küsür tane. Size bir sürü slayt hazırladım. Her şeyi veri üzerinden konuşurum. Beşiktaş 30 küsür. Geçmiş senelere baktığında hep dengeli. Galatasaray x yapıyorsa, Fenerbahçe de öyle. Geçen sene iki, üç defa yayına çıktım. Bir tanesinde yanlış bir şey söyledim, özür diledim.
“Lale Orta VAR kayıtlarını Ali Koç’a gönderdi”
Lale Orta’nın VAR görüntüsünü Ali Koç’a göndermesi. Kaydı var, nerede olduğunu da söyleyeceğim. Hukukçuyum sonuçta. Sokak dedikodusu değil. Doğruluğu teyit edilmiş bilgi. Olayın gerçekleştiği tarih 3 Şubat 2023. Lale Orta’nın MHK Başkanı olmasından 5 gün sonra. Riva’daki VAR odasına giriş çıkış kayıt altında tutuluyor. İsteyen istediği zaman girip çıkamıyor. Her girip çıkışını TFF’ye ve genel sekreterliğe ve teknolojik partnere bildirmek zorundasınız.
“Cep telefonuna kaydediyor”
3 Şubat sabahı Lale Orta VAR odasına giriyor. Adana Demirspor-Fenerbahçe maçının VAR kayıtlarını izlemek istiyor. Mert Hakan’ın attığı gol, elle oynama gerekçesiyle iptal edilmişti. Ağır baskı altında kalan Lale Hanım, VAR hakemi Koray Gencerler’e soruyor, o da elle teması tespit ettiğini söylüyor. Elle teması gösteren o görüntü de sadece VAR odasında olduğu için, yüksek kale arkasında büyütülmüş görüntüyü cep telefonuna kaydediyor.
“Lale Orta, Ali Koç’u ikna etti ama…”
VAR odası kayıtları 1 sene boyunca silinemiyor. Lale Orta’nın VAR odasının kayıtları incelensin. Sayın Orta görüntüleri ne yaptı görülsün. Lale Orta bazı hakem arkadaşlarına bu görüntüleri gösteriyor. Bu görüntüleri Ali Koç’a yolladığını söylüyor. Kendisi o açıyı görünce ikna oldu ama Ali Koç da, ‘bu saatten sonra taraftara anlatmamız zor’ diyor. Mert Hakan’ın elle oynadığını gören Koray Gencerler 1,5 ay maç almadı.”
Bir kulüp başkanına VAR odası görüntülerini gönderen MHK başkanının tarafsızlığını nasıl şey yapacaksınız? Bu çok çok vahim dediğim şeylerden bir tanesi. Bunun başka maçlarda olmadığını nereden bileceksiniz?
Lale Orta ve manipüle meselesi
Bu görüntü beIN’de yok. Türkiye’de yok. Amerika’ya yayın yapan beIN’de var. Lale Hanım’ın yayıncı kuruluşu aramasında farklı bir nokta var. ‘Makam olarak yetkim var’ diyor ama yok öyle bir yetkisi. Eğitim veya kendi içerisinde kalacak şekilde bir yetki. Bir kuruma müdahale var. Görevi kötüye kullanma var. Bir ufak kayıt daha var. MHK başkanı, yayıncı kuruluş program müdürü Tarık Dağlı’yı aramayı sürdürmüş müdür? Bize gelen bilgiler aramaya devam etti. VAR’daki görüntüleri yayıncı kuruluşa göndererek ‘düzeltsin’ diyorlar. Kurum yetkilisi kendisine getirdiği görüntüye göre ‘kırmızı kart’ diyor. Lale Orta manipülasyon yapılıyor diyor. Kendisi TFF başkanını manipüle etmeye çalışıyor.
“Ali Koç benim hakkımda dosya hazırlatıyordu…”
Bir spor yöneticisinin hakkında şikayet hattı kurulduğunu görmedim. Fenerbahçe kurdu. Ali Bey kendisi söyledi bunu. Hakkımda yarın ne iftira kampanyaları yapılacak! Bir mevlite gittiğim için neler denildi. Kadın-erkek birbirine sarılıyor. Tarikat liderinin elini öptüğüm söyleniyor. Ama ben el öpmüyorum. Kadın var, tarikat lideri deniyor. Komedi. Bir spor yöneticisiyle ilgili bu da çıktı. Ben hiç böyle bir şey görmedim. Ali Koç, benimle ilgili dosya hazırlattığını söyledi. Sonra öyle bir şey söylemedim falan demeye getirdi.
“Siz katilsiniz’ dedim”
Bu ekosistemin gelişmesi, size 10 kat daha faydalı. İki puan, üç puan almaktan daha iyi. Bu işte kim daha çok ahlaklı davranırsa, orta vadede hep daha başarılı olur. Ben bunları o gün söylesem, ‘hakemleri korkuttu’ falan diyecekler. Her şey incelensin, yok olduğuna inansınlar. Bu kadar da germesinler toplumu. Toplum bu kadar gerileceğine gitmeye razıyım. Siz katilsiniz dedim. Bu gerginliği artıran katildir. Daha 5. haftadan bu kadar gerersen ne olacak? Başkasının çocuğuna kimse bunu yaşatmasın.
“Ertuğrul Aslan’ın incelenmesini istiyoruz”
Geçen sene PFDK kararlarıyla Fenerbahçe’nin bir defada en çok blok kapama aldığı ceza 11. Bizim 40 blok, 32 blok cezalarımız var. Bunların arkasında neler var diye baktık. Temsilciler kurulunda, bunun incelenmesini istiyoruz. Ertuğrul Aslan var. Koç Holding bünyesinde çalışıyor. Böyle şeyler olamaz. Nasıl ki biz hiçbir kurul üyesiyle görüşemezsek, böyle bir şey olamaz. Arçelik’te satış müdürü. Bu kişi bizim maçlarımıza geldiğinde hep ceza alıyoruz.
“Oraya inmesi söz konusu olamaz”
Trabzon maçında aşağıya iniyor mesela. Aşağıya inmeye yetkisi yok. Onun da görüntü kaydı var. Oraya inmesi diye söz konusu olamaz. Bu kadar cezai şeyi nasıl alıyoruz, bunların açıklanması lazım. Bağımsız raporlama düzenine ihtiyaç var. Lütfen güç odakları bu işi bana dokunuyor diye şey yapmasın, çözmeye çalışsın. Tüm safralarımızdan kurtulma şeyi olsun. Çok isteyene üç şampiyonluk daha verelim, bu işler çözülsün. Bunun için yalvarmam gerekiyorsa yalvarırım. Salak mıyım bu kadar iş yapmışım, kafamız çalışıyor herhalde buradan ne zarar göreceğimizi biliyoruz. Ama bir işin içindeysek toplumun yararına olsun.
